Sinyor Can Bartu vefat etti

Fenerbahçe"nin efsane ismi Can Bartu 12 Nisan 2019 günü sabaha karşı 01:30 sıralarında hayatını kaybetti. Türk futbolunun ve Fenerbahçe"nin efsane isimlerinden Can Bartu (83) yaşamını yitirdi. Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Üyesi Cenk Başak, efsane ismin hayatını kaybettiğini sosyal medya hesabından duyurdu.





-
Sinyor Can Bartu




FB TV"den yapılan açıklamada; "Acımız büyük, efsanemiz Can Bartu"yu kaybettik" ifadeleri yer aldı.






Fenerbahçe"nin resmi sosyal medya hesabından da 83 yaşındaki efsane ismin hayatını kaybettiği duyuruldu.





İşte Fenerbahçe"nin açıklaması;





"Kulübümüzün
tarihinde çok önemli bir yeri olan, adı Fenerbahçemiz ile özdeşleşmiş
efsanemiz Can Bartu"yu kaybettik. Bu büyük kaybın derin acısını ve
üzüntüsünü yaşıyoruz. Fenerbahçemizin ve Türk sporunun değerli ismi Can
Bartu"ya Allah"tan rahmet; değerli ailesi, sevenleri ve tüm camiamıza
başsağlığı dileriz. Mekanı cennet olsun."









CAN BARTU KİMDİR, KAÇ YAŞINDAYDI?






Can Bartu, 30 Ocak 1936 yılında İstanbul"da doğdu. Spora Fenerbahçe"nin
genç takımında basketbol oynayarak başlayan Can Bartu,
sarı-lacivertlilerin genç takımında futbol takımında yeşil sahalara
adımını attı.





Önce basketbolda sivrilen Can Bartu, 1955 yılında
Genç Milli Basketbol Takımı"nda ay-yıldızlı formayı giydi. 1955-1957
yıllarında Fenerbahçe"nin hem birinci takımında futbol hem de basketbol
oynayan Can Bartu"nun İnönü Stadı"nda futbol maçından çıkıp, Spor ve
Sergi Sarayı"ndaki basketbol maçına gittiği çok günler oldu.





Basketbolcu Can Bartu





Hem basketbolda hem futbolda milli takım formasını giyen ilk ve tek sporcu Can Bartu"dur

Fenerbahçe Kulübü ile profesyonel futbolcu mukavelesi imzaladıktan sonra basketbolu bırakan Can Bartu, 1"i genç, 5"i A milli olmak üzere 6 kez basketbol milli takım formasını giydi





- 6 yıl İtalya"da oynadı





Fenerbahçe"de 1955-1961 yıllarında futbol oynayan Can Bartu, 1961 yılında İtalya"nın Fiorentina takımına transfer oldu.






1961-1962 sezonunda Fiorentina (14 maç, 2 gol), 1962-1963 sezonunda
Venezia (30 maç, 8 gol), 1963-1964 sezonunda yeniden Fiorentina (10
maç), 1964-1967 yıllarında ise üç sezon Lazio"da (46 maç, 4 gol) oynayan
Can Bartu, burada "Sinyor" lakabını aldı.





- Avrupa kupalarında final oynayan ilk Türk oyuncu





Can Bartu, Fiorentina"da forma giydiği dönemde, Avrupa kupalarında final oynayan ilk Türk oyuncu unvanını aldı. 






Sinyor, Fiorentina"nın Avrupa Kupa Galipleri Kupası"nda İspanya"nın
Atletico Madrid ile 10 Mayıs 1962"de İskoçya"nın Glasgow
kentinde oynadığı final maçında forma giydi ve Avrupa kupalarında final
maçı oynayan ilk Türk futbolcu oldu. 





- 330 maçta 162 gol





İtalya"da 6 yıl oynadıktan sonra yeniden Fenerbahçe"ye dönen Sinyor, 1970 yılında jübile yaptı.





Can Bartu, sarı-lacivertli formayla 330 maçta 162 gol kaydetti. 





- Milli takımın kalesine geçti





A Milli Futbol Takımı formasını 26 kez giyen Can Bartu, 6 gol kaydetti.






Bükreş"te 2 Kasım 1958"de yapılan Romanya maçında kaleci Turgay
Şeren"in sakatlanıp oyundan çıkması üzerine 76. dakikada milli takım
kalesine geçen Can Bartu, 85. dakikada Ahmet Berman"ın ters vuruşuyla
bir gol yedi. Can Bartu, böylece milli takımda hem gol atan hem gol
yiyen tek futbolcu oldu.





Can Bartu, Metin Oktay"ın 1969 yılında
Galatasaray ile Fenerbahçe arasında yapılan jübilesinde, Oktay ile
formaları değiştirdi. Can Bartu, jübile maçında kısa bir süre
sarı-kırmızılı formayla oynarken, Metin Oktay da sarı-lacivertli formayı
giydi.





Metin Oktay ile formaları değiştirmişti




Türk spor tarihine futbol ve basketbolda milli formayı
giymiş tek sporcu olarak geçen Can Bartu, Mithatpaşa Stadı"nda Beşiktaş
ile oynadıkları ve 4-2 kazandıkları maçta 2 gol attıktan sonra, Spor ve
Sergi Sarayı"nda Galatasaray ile yaptıkları basketbol maçında 32 sayı
kaydetti.





“Futbolda bir şeyler değişecek, öğrenilecek ama ben göremeyeceğim”

Sinyor, 1970’te futbola değil ama sahalara veda eder. Fakat camiadan hiç kopmaz. Spor yorumculuğu, yazarlık yapar. Kendisine sorarsanız takım yazarlığı, spor yazarlığının bittiği noktadır. Ona göre kendisinden sadece Fenerbahçe yazmasını istemeleri bu nedenle manasızdır. Fenerbahçe yazarı olsa da takımını inadına en acımasız dille eleştiren de zaten odur. Onu gazetede, televizyonda çok görürüz. Belki de bundandır yeni neslin Bartu’yu “yorumcu” sanarak eleştirmeyi kendilerine hak görmesi. Geçmişini, yaptıklarını bilmeden izlendiğinde eleştirdiği futbolcunun adını hatırlamayıp “Neydi o çocuğun adı?” demesini bilgisizlik sanmak tek kelimeyle hadsizlik.





can bartu 1959




Hakkında yazılanları okursanız her efsane
gibi fazlaca abartılmış hikâyeye rastlarsınız. Hikayeler dilden dile
anlatılırken bolca üzerine konur, her seferinde biraz değiştirilir.
Tıpkı Bartu’nun Ankara sıcağında tribünün gölgesinden ayrılmadan
oynadığı söylentisi gibi… Ankara’nın kuru sıcağında oynanan milli maçta
1-0 yenikken, 4-1 galip duruma geldikten sonra tuttuğu rakibin peşinden
koşmaktan bitap düşen Sinyor “Susuzluktan ağzım köpürmüştü. Oyuncu
değişikliği yok, su yok… Lefter’e ‘Gir araya’ dedim” diye anlatır. Marke
ettiği rakibi bıraktıktan sonra 19 Mayıs Stadyumu’nun tribün gölgesine
sığınır ve derin bir oh çeker. Sonrasında takım arkadaşı Naci ortaya
gelmesini söylediğinde “Çok iyi oynuyorsunuz, devam edin” diyerek espri
yapar. Zaten takım öndedir ve maçın bitimine çok az kalmıştır. Fakat
dilden dile anlatılan bu hikaye Bartu’nun gölgede kalmak için maçın iki
yarısında farklı mevkilerde oynamasına kadar gelmiştir. Gerçi bu bile
Sinyor’un her iki ayağını da kullanabildiğini gösterir; ki doğrudur!





1974’te, Fecri Ebcioğlu bugün bile söylenen “Yaşa Fenerbahçe” marşını yazar. İlk kez Nesrin Sipahi’nin sesinden duyarız “Cihatlar, Lefterler, Canlar, Fikretler”i. Şimdi o dizeden bize kalan tek isimdi onunki.





“Futbolda bir şeyler değişecek, öğrenilecek ama ben göremeyeceğim” demişti Sinyor Can Bartu






Fenerbahçe Kulübünün, 25 Temmuz 2009 yılında Fenerbahçe Faruk Ilgaz
Tesisleri"nde yapılan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı"nda yönetim
kurulunun önerisiyle yapılan oylama sonucunda Samandıra Kamp Merkezi"ne
Can Bartu"nun ismi verildi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dersim İsyanı ve Seyit Rıza

FTP sunucusu kurmak

Koçgiri İsyanı